Türk asıllı bir kumandanın çocuğu olarak 538’de (1143) Ani’de doğan Kadı Burhâneddin’in hayatı hakkında eserinde verdiği bilgilerden başka mâlûmat yoktur.
Sultan Alp Arslan tarafından fethedilen Ani şehrinde doğup büyümüştür. Bundan dolayı “Anevi” diye şöhret bulmuştur. İlk çocukluk ve gençlik yıllarını Ani’de geçirdi. İçinde bulunduğu çevreninde etkisiyle Farsça öğrendi; ayrıca diğer milletlerin dil ve alfabeleriyle Hıristiyan ve Mûsevîler’in dinî inançları hakkında bilgi edindi. Tefsir, hadis ve fıkıh gibi dinî ilimler dışında tıp ve astronomiyle de uğraştı.
Hicri 556’da (1161) Gürcüler’e esir düştü. Dilleri ve inançlarına dair bilgisi sayesinde onlardan kurtulup Anadolu’ya gitti. Bir süre sonra tekrar Ani’ye döndü ve buradan Tebriz’e geçti. Bir müddet kadılık görevinde de bulunan Burhâneddîn-i Anevî, Ahlatşahlar’dan muhtemelen Seyfeddin Begtemür tarafından Abbâsî Halifesi Nâsır-Lidînillâh’a elçi olarak Bağdat’a gönderildi. Mahmûd adında bir vâizin telkiniyle yazmaya başladığı Enîsü’l-ḳulûb adlı eserini 608’de (1212) Konya’da tamamlayıp Anadolu Selçuklu Sultanı I. İzzeddin Keykâvus’a sundu. Bu eser Peygamberler tarihi ile İslam tarihi olup, Abbasiler devrine kadar yazılmış ve son kısımda Gazneliler’in, Büyük Selçukîlerle ilk zamanları anlatılmıştır.
Bilinen tek nüshası Süleymaniye Kütüphanesi’nde bulunan (Ayasofya, nr. 2984) Enîsü’l-ḳulûb’ün Kādir-Billâh’tan Nâsır-Lidînillâh’a kadar gelen Abbâsî halifelerine ayrılan ve Gazneliler’le Selçuklular (Büyük Selçuklular ve Anadolu Selçukluları) tarihinide içine alan bölümü özet halindeki türkçe tercümesiyle birlikte M. Fuad Köprülü tarafından yayımlanmıştır
Selçuklu döneminde Ahıska'nın Kars - Ani yöresinden bir alim ve Anadolu Selçuklu döneminin ünlü tarihçilerinden biridir.